İnsan ihtiyacından fazla kalori aldığında, kilo alır,  kilolarından kurtulamaz  ve kilo almaya devam ederse, şeker - insülin mekanizması bozulur, obez olur.

İhtiyacından fazla  kazanan insan da, tatmin mekanizması bozulana kadar, kazanmaya devam ederse ruhsal obez olur.

Nasıl mı?

İhtiyacından fazla kazanmak, kolay bir şey değildir. Çok çalışmayı, her türlü sınırı (bazen etik sınırları da) zorlamayı gerektirir. Çalışırken sınırları zorlamak ve başarmak zevk verir, çünkü biyolojimiz buna göre oluşmuştur. Çok yorulduğumuzda kaslarımız acı çeker ve bu acıyı dindirmek için endorfin salgılanır, endorfin acıyı keser, zevk verir. Ayrıca başarmanın verdiği gurur ve üstünlük hissi seratonin salgısıyla bizi ödüllendirir. Buraya kadar olanlar biyolojimize uygundur ve tatmin mekanizması henüz bozulmamıştır. Ancak, başka zevklere zaman ayırmayan ve aynı yöntemle nefes almadan çalışmaya ve kazanmaya devam eden insan, bir süre sonra “Hedonik Adaptasyon” nedeniyle daha fazlasını yapmadan zevk almamaya başlar, kolay gelen kazanç mutluluk kimyasallarını harekete geçirmez ( morfin bağımlısının ilk dozlardan sonra daha fazlasına  ihtiyaç duyması gibi ), işte bu noktada  tatmin mekanizması kısır döngüye girmiş, “Ruhsal Obezite” başlamıştır.

 

Ruhsal Obezite'nin sakıncaları 
Ruhsal Obez için:

Daha çok çalışıp, daha fazlasını başarınca, daha az mutlu olmak. Başaramayınca mutsuz olmak.
Çalışmayınca mutsuz olmak, tatminsizlik.

Başkaları için    :

Ruhsal Obezler, yendikleri (RO veya değil) rakipleri için,
Çalışanlarına yeterli ücret vermeyen RO ler, çalışanları için,
Başarılarını  veya servetlerini görüp kıskanalar için, mutsuzluk kaynağıdır.       

Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme Durumu (SOFI) Raporunda, 2021'de dünyada 3,1 milyardan fazla insanın, sağlıklı beslenmek için gereken ekonomik imkânlara sahip olmadığı, yaklaşık 735 milyon insanın açlıkla karşı karşıya olduğu ifade ediliyor.

Bu durumdan , global ölçekte, tohum, ilaç, gübre, enerji ve silah sanayisinde, hakim konuma geçmiş fiyat belirleyici RO lerin sorumluluğu nedir acaba? Tohum ilaç neysede silah sanayisinin açlıkla ne ilgisi var demeyin, silaha harcanacak parayla açlar doyurulur, bırakın doyurmayı, silahı kafalarına dayayıp ellerindekini de alanlar var.

Temel ihtiyaçlarını karşılayamayan 3 milyardan fazla insan nasıl mutlu olsun. Kaldı ki dünyanın geri kalanı da nasıl mutlu olacağını bilmediği veya ekonomik ve siyasal sistemler yeterince uygun olmadığı için, yeterince mutlu değil. Mutsuz insanların bir kısmı kendi hayatını, bir kısmı ise başkalarının hayatını kısaltıyor.